Kemal Sunal replikleri üzerinden uzun yıllar geçse de hala unutulmamız ve yeri geldiğinde istemsiz söylediğimiz sözler arasında yer almaktadır. Özellikle şaban replikleri ya da çöpçüler kralı replikleri unutulmayanlar arasında yer alır.
Kemal Sunal film replikleri denildiğinde ilk akla gelen kesinlikle şaban replikleri olacaktır. Şaban karakterinde Kemal Sunal komik sözler söyleyerek bizleri güldürürken çoğu zaman toplumsal bir yaraya da kanatırcasına dokunmaktadır.
Bu Yazıda Neler Var
Kemal Sunal Replikleri Kısa Kısa…
Kemal Sunal replikleri nelerdir diye sorsak o an aklınıza belki gelmeyecek ama bu yazımızı okurken tabii yaaa diyerek hatırlayacağınıza ve güleceğinize eminiz.
Şaban Replikleri İle Ünlü Hababam Sınıfı Serileri
1970’lerden bu tarafa çocukluğumuzun ve gençliğimizin en önemli filmlerinden biri olan Hababam Sınıfı’nda rol alan Kemal Sunal replikleri ile akıllardan çıkmayan Şaban karakteri, yediden yetmişe herkesi gülmekten kırıp geçiriyor. Güldürürken düşündüren ünlü oyuncunun farklı filmlerinde duygusal sahneler de yaşanmaktadır.
Haylaz, tembel, umursamaz ve matrak bir öğrenciyi canlandıran Şaban bir türlü sınıfını geçememektedir. Arkadaşları Güdük Necmi, Damat Ferit, Tulum Hayri ile sınıfı kaynatan kahramanımız, öğrencilik günlerimizin sıcacık anılarına bizleri götürüyor.
Mahmut Hoca, Hafize Ana, Badi Ekrem ise uzaktan saydığımız ve bir o kadar sevdiğimiz karakterler olarak kalıyor akıllarımızda. Okul yaşamının önemini ve tek düzeliğini eğlenceli bir dille konu alan yapım Milli Eğitim müfettişi Şevki Topuz’un belirli aralıklarla yaptığı teftişlerle son derece komik bir hal alıyor.
Hababam Sınıfı filminin serilerinde Kemal Sunal replikleri oldukça komik ancak müfettişle aralarında geçen diyolog okul çağındaki tüm çocuklar arasında hala konuşulmaktadır.
-Oğlum senin adın ne?
-Hz. Şaban.
-Yaşın kaç?
-1453
-Roma’yı kim yaktı?
-Valla ben yakmadım ….
Sizin de yüzünüzde bir tebessüm belirdi değil mi?
Tokatçı
Her filmini tüm karelerine kadar ezberlediğimiz oyuncumuzun bir diğer önemli eseri ise Tokatçı filmidir. Kahramanımız bu defa sevdiği kız için bir türlü başlık parasını denkleştiremeyen bir köy delikanlısını canlandırmaktadır.
Hasan Ağa kızı için yüksek bedelde başlık parası istemekte, ancak Osman (Kemal Sunal ) parayı bir türlü bulamamaktadır. En sonunda şehre gidip çalışarak Emine’sine kavuşmak ister. Bu sayede hem düğün için hem de başlık için para biriktirebilecektir.
Şehirde yaşayacakları ise hayatına bambaşka bir yön verecektir. Bir süre çalışıp dönse cebindeki parasını saf yüreği yüzünden çaldırır. Bu da yetmezmiş gibi babasını kaybeder, Hasan Ağa ise başlık bedelini mislince artırmıştır.
Tüm bu zorluklarla mücadele ederken geriye tekrar şehre dönmekten başka bir çare kalmamıştır. Şehre ikinci gidişinde daha da temkinli olan Osman bu defa tam tokatlanacakken hızlı davranır ve aynı anda askerlik arkadaşı Şevket ile karşı karşıya gelirler.
Bu filmin repliği ise ‘’ Tokatlamak’’ olacaktır. Zengin para babaları, eroin satıcıları ve bankerlerden tokatladıkları paralarla oldukça zengin olan ikili son tokatlarının ardından İstanbul’dan uzaklaşarak Osman’ın köyüne giderler.
Bir arazi tokadıyla Hasan Ağa’yı dize getirdikleri gibi, Osman ve Emine birbirine kavuşurken, tüm köy halkı da Osman sayesinde borçlarından kurtulur. Bu filmde unutulmaması gereken bir diğer kahraman ise hiç şüphesiz Kara Erol’dur ki. Karbonattan eroin sahnesini mutlaka hatırlarsınız.
Tosun Paşa
Seferoğulları ve Tellioğulları birbirine düşman iki ailedir. Kemal Sunal ile birlikte Şener Şen, Müjde Ar, Adile Naşit ve Ayşen Gruda gibi ünlü isimlerin rol aldığı filmde Şaban ailenin uşağıdır ve dümenden Tosun Paşa’nın yerine geçirilmiştir. Böylece hem paşanın kızı ile Şaban arasında yapılacak evlilik aileye Yeşil Vadi’nin kapılarını açacaktır. Ancak hesaba katmadıkları bir şey vardır. Tosun Paşa’nın geri dönmesi. Böylece iyice karışan işler daha komik bir hal alır.
Kemal Sunal replikleri içerisinde dikkat çeken bu filmin unutulmaz repliği ise ‘’ Tutmayın küçük enişteyi salıverin gitsin’’ ifadesidir.
Kibar Feyzo
Köylerde çalışan nüfus ile ağalar arasındaki adaletsizliği mizahi bir dil ile ele alan yapıtta oyuncunun unutulmazlarındandır. Feyzo ile Bilo arasında geçen Gülo mücadelesi tarlada çalışmaktan, köy hayatında ön plana çıkmaya kadar hemen her alanda kendini göstermiştir.
Eşi Gülo ile gönlünce zaman geçiremeyen kahramanımız düzene inat propagandalarla kadınlı erkekli köy ahalisi hakkını aramıştır. Sözde onbaşı Bilo ile maraba Feyzo arasında geçen konuşma ise bu filmin öne çıkan repliği olmuştur.
-Bakıyom da on başı olmuşsun ?
-Hee köyün itibarını yükseltem dedim. Heç adam çıkmiy de..
repliği ile bizleri güldürmüştür. Başlık parasına yapılan senetler, mutluluğa giden yoldaki engelleri anlatırken mizahi bir dil kullanır.
Deli Deli Küpeli
Daha filmin ismini okuduğunuz andan itibaren gülümsediğinizi görür gibiyiz. Bu filmimizde bol bol Kemal Sunal replikleri ile dolu. Kartal Tibet’in başarılı çalışması hastaneden kaçan iki arkadaşın macera dolu serüvenlerini anlatmaktadır.
Yolları kardan kapanmış bir kasabaya düşünce olanlar olur. Yolsuzluk, ezilen halk yeni kaymakamı savcısı sayesinde rahat bir nefes alıyor. İpliği pazara dökülen köy ağası, muhtar ve diğer nüfusluların etkisini kırdığı gibi ticareti sahtekarlıkla yürüten manav, kasap ve bakkalın da canına okumaktadır.
Sözde eşkiya Yılanoğlunu kahramanımızın ayağına dolamaya çalışan çete hazırladıkları tuzaklara kendileri düşerler. Bu efsane filmin en önemli Kemal Sunal replikleri arasında ‘’Yılanoğlu ben geldiiim, ben ölmem yine geliriiiim Yılanoğlu.’’ nidaları yer alır.
Kapıcılar Kralı
Kemal Sunal ReplikleriUsta oyuncuya Altın Portakal ödülü aldıran bu yapıt da, Kemal Sunal’a oldukça usta oyuncular eşlik etmiştir. Kapıcılık ile yaşamını sürdüren bir aile, gelir düzeylerindeki dengesizliği alaycı bir dille konu almıştır. Zengin, orta halli ya da borç sıkıntısıyla oluşan ailelerin oturduğu bir bina ve onların kapıcılığını üstlenen Seyit herkesin nabzına göre şerbet vermeyi iyi bilmektedir. Diğer taraftan emekli albayın Seyit ile olan ezici konuşmaları hepimizi kızdırmıştır.
Filmin önemli Kemal Sunal replikleri için de Seyit’in oğluna apartman sakinlerini tanıtmasıdır. ‘’ En üstte tefeci, onun karşısı hırsız, onun altında tüccar oturur’’ ifadesi kişileri tanıtmakla kalmaz onların ekonomik durumunu da ortaya koyar.
Çöpçüler Kralı Replikleri
Tıpkı Kapıcılar Kralı gibi Çöpçüler Kralı da kahramanımızın önemli eserlerinden biridir. Apti’nin sevdiği kız da kendisi gibi çalışmakta ve zengin bir ailenin evinde gündeliğe gitmektedir. Her ne kadar ilk zamanlar Apti ile gönül ilişkisi yaşasa da bir süre sonra temizliğini yaptığı evin oğlu ile evlenen Hacer’in bu tutumu Apti’nin gözünü açar.
Filmin akıllarda kalan Kemal Sunal replikleri için de ‘ Parka gidecekmiş iki gözümün çiçeği’’ dir.
Süt Kardeşler
Kemal Sunal, Şener Şen ve Halit Akçatepe üçlüsünün meşhur filmlerinden olan Süt Kardeşlerin yolu askerliğin ardından kumandanları ile aynı köşke düşer. Çalınan elmas, aile yakınlarının güzel kızı, Gülyabani kuklası ve birbirinden komik senaryoların art arda geldiği filmde sözde hafiyelerin unutulmaz repliği kulaklarımıza kazınmıştır.
‘Ben garip bir dilenciyim sokak sokak gezerim’’ türküsünü söyleyen ikili bir süre sonra kendi söyledikleri yalana kendileri inanmaya başlarlar.
Salako
Kahramanımız çok sevdiği Emine’ye kavuşmak için her türlü eziyete katlanmaktadır. Masum köy genci sevdiği kızın tüm isteklerini yerine getirerek, onu mutlu etmek istemektedir. Köylük yerde genç kızlar hemen evlendirildiğinden Emine’ye de talipler çıkar ancak Emine’nin gönlü bir başkasındadır. Meral Zengin, Kemal Sunal’ın pek çok filminde birlikte oynadığı esas kızdır. Hem güzelliği hem de oyunculuk yeteneği ile beğenileri üzerinde toplamayı başarmıştır.
Ünlü Salako filminde yer alan Kemal Sunal replikleri ise haftadaki günlerin sıralamasını görüyoruz. Salı sallanır, Çarşamba çarşafa dolanır, perşembe perişanlık, cuma mübarek gündür derken bir türlü muradına eremeyen ikili de filmin sonu mutlu bitmişti.
Zübük
Zübük filmi ile siyasetin toplumumuzdaki yerini anlatan oyuncu sade yaşamanın Ankara’ya uzanan serüveninde güldürürken düşündürüyor. Aziz Nesin’in romanından esinlenerek çekilen filmdeki replik vekil seçilen Zübüğün ‘Demokrasi öyle bir şeydir ki dadından yinmez’’ ifadesi olmuştur.
Davaro
Bu filmde de kan davası konusu başarılı bir şekilde işlenmiştir. Davaro ailesi ile hasımları arasında devam eden kan davasında sıra nihayet Memo’ya gelmiştir. Annesinin baskısı ile hasmını öldürmesi gereken Memo iki ateş arasında kalmıştır.
Köyün en güzel kızı Cano’ya aşkı onu farklı çareler aramaya iter. Sülo yani Şener Şen ile birlikte oturur ve akıl dolu bir plan yaparlar. Köylünün önünde düello gerçekleşir ve herkes Sülo’yu öldü sanar. Mezarlıktan kaçan Sülo ortada kalmış, bu esnada da Memo’nun başına gelmeyen kalmamıştır. İşler sarpa sarmış ve macera başlamıştır.
Filmin tamamı replik olsa da hapishaneden kaçırma sahnesi oldukça matraktır. Çarşaf giyen Memo, Sülo’ya bir tepsi börek götürür. O esnada Memo ile gardiyan arasında geçen ‘’Çarşafı açar gösterirsem küçük dilini yutarsın’’ cümlesi kahkaha tufanına sebep olmuştur.
Korkusuz Korkak
Şoförlük yaparak hayatını devam ettirmeye çalışan kahramanımız üç kuruşluk aylığı ile kıt kanaat geçinmektedir. Oturduğu evden çıkmamak, çocuklarını korumak için didinmektedir. Bu yoklukta bir gün evine gelir ve karşısında hiç de ummadığı bir eşya görür.
Renkli televizyonun lüks olduğu zamanlarda karısının kocasını ikna etme hali hala konuşulmaktadır. ‘Bak kocacığım televizyon aldık tamı tamına 3999 lira.’’ ifadesine evin reisinin yorumu hem komik hem manidardır. ‘’4000 lira olsa nasıl alırdık.’’ sözleri Kemal Sunal replikleri arasında önemli bir yere sahiptir.
Bekçiler Kralı
Bekçilik mesleği ile gurur duyan kahramanımızın belediye zabıtasından hiçbir farkı yoktur ve mahalleye kök söktürmektedir. Bu filminde de fabrika işçisi bir kıza gönül verir ve olanlar olur. Dayı diye sevdiği köpeğini bakan sanmaları ile birlikte durum oldukça komik, ilginç ve bir o kadar ibretlik bir hal alır.
Bu filmin repliğinde ise görev yeri tayini oldukça komiktir. Zeytinburnu’na verildin diyen amirine Şaban ‘’ Zeytini de hiç sevmem, başka yer olmaz mı?’’ der. Bu arada tekmilini verir ve artık her yerde, her zaman görev kutsaldır.
Doktor Civanım
Büyük hayallerle şehre okumaya giden Kemal ne yazık ki tıp fakültesinden mezun olamamıştır. Ancak yaşlı annesinin gönlünü de kırmak istemez. Doktor olamasa da tıp ilmine dair öğrendiği pek çok bilgi ve kitapları ile sılaya geri döner. Kemal’in döneceğini duyan Sümbül çiçeği burnunda doktorun dikkatini çekmek için planını çoktan yapmıştır. Doktorun köye geleceği zamanı kollar ve kendini sulara bırakarak boğulma taklidi yapar. Filmin repliklerini oluşturan sahne ise bu karşılaşmada yaşanır.
‘’Kemaaal imdaat!
Sen kimsin?
Sümbüüül.
Hangi Sümbül kız şu sidikli Sümbül mü?
Hee yaaa sen de sümüklü Kemal…’’
Ne var ki Sümbül’ün babası kızını sırf zengin olduğu için kaba saba Yadigar ile sözlenmiştir. Yadigar’ın kız kardeşi ve Sümbül arasındaki çekişme sürüp gider. Ünlü türkü Doktor Civanım filmin müziğini dillere taşırken Kemal ile Yadigar arasında geçen mücadele izleyenleri kahkahaya boğmaktadır.
Atla Gel Şaban
Genelde geçim sıkıntısını konu aldığı filmlerinden biri de Atla Gel Şaban’dır. Kahramanımızın işe gitmek için kullandığı minibüste her zaman tanıdık yüzler görür. Yolcular arasındaki diyologlar, kokan adam, Şiki şiki baba şarkısı, muavin, dedikoducu kaynana Şaban’a oynadığı altılı kuponlarında ilham vermektedir
Şaban repklikleri ile dolu dolu olan bu filmde Şaban’ın her yarışta kuponu tutar ancak bir türlü kuponu oynamaz ve bunu duyan dostları onun salak olduğunu düşünürler. At yarışlarını izlediği bir gün verdiği tüyolar tutunca, mafya tarafından kaçırılır ve olanlar olur.
Bu filmin unutulmaz repliği ise Şaban’ın rüyalarında sıklıkla kullandığı ‘’ Ayrıl da gel Ayşe ayrıl da gel deh oğlum .’’ dur
Çoğu filmini tekrar tekrar izlemiş, kelimesi kelimesine ezberlemiş olsak da sana doyamadık.
Seni sevgiyle anıyoruz.